14 Ocak 2022 Cuma

Merve'nin Gözünden Güzel Atlar Diyarı Kapadokya

 

                                                Güzel Atlar Diyarı Kapadokya





Türkiye’nin en masalsı yeridir Kapadokya. 

Sabah gün doğarken havalanan balonların gökyüzünde süzülüşü, Peri Bacaları’ nın büyüleyici havası,


Yeraltı şehirlerinin gizemi, akşam gün batımının aşıklar vadisindeki o muazzam görüntüsü hepsi insanı alıp bambaşka bir dünyaya götürür. 




Belki de bundandır bir gidenin bir daha bir daha gitmek istemesi. Kapadokya’da gerçek yaşamdan uzaklaşırsınız, sanki rüyadaymış gibi çok güzel anılar bırakırsınız geriye.

Kapadokya, Niğde, Nevşehir, Kırşehir, Aksaray ve Kayseri illerine yayılmış tam 250 kilometrekarelik bir bölge. Aynı zamanda İpek Yolu’nun da önemli denecek kadar yoğun bir kavşak noktası. En çok bilinen ve çok gezilip görünen yerleri; Göreme , Uç hisar , Avanos , Ürgüp ,Derinkuyu , Kaymaklı ve Ihlara’dır . Neredeyse her gidişimde farklı bir yeraltı şehri görmüş olmam ve kaynakların 250 civarında yeraltı şehirlerinin olduğunu yazması bana keşfedilmemiş bir sürü yer olduğunu düşündürüyor. Çünkü tur ile gittiğinizde belli başlı yeraltı şehirlerini görebiliyorsunuz, oysa biz araba ile gidişlerimizde  merkezin çok dışında farklı yeraltı şehirlerini de gezip gördük. Kim bilir henüz keşfedilmemiş, görülmemiş, rastlanmamış neler vardır neler.

 

Hem tarih hem coğrafya kokan bu bölgede, doğa olayları peri bacalarını oluşturmuş insanlar da oluşan bu peribacalarının içine evler, kliseler, manastırlar oluşturmuşlar. Yaşadıkları yerleri freskler yani resimlerle boyayarak binlerce yıl öncesinin izlerini günümüze kadar taşımışlar.

 

Kapadokya’da insan yerleşimi Paleolitik döneme kadar uzanıyor. Başta Hititler ’in yaşadığı düşünülen topraklar Hristiyan’ ların en önemli merkezlerinden biriymiş. Roma İmparatorluğun’ dan kaçan Hristiyanlar kayalara oydukları evler ve kiliselerde yaşamış kendilerine sığınak haline getirmişler.



Özellikle Göreme Açık Hava Müzesinde gerek oyuklar gerek yapılan resimlerden bunu çok net görebiliyorsunuz. Binlerce yıl önce yapılan resimler sanki dün yapılmış gibi hala çok  net olan resimler bile var hatta sadece çizilenmiş frensklere bakarak bile anlayabiliyorsunuz yaşayışlarını.

 

Kapadokya’ya ister tur ile isterseniz de kendi imkanlarınızla gidebiliyorsunuz. Turlar genelde otobüsle nadirende olsa uçakla götürüyorlar . Kendi imkanlarınız ile gidecekseniz ben araba ile geze geze gitmenizi tavsiye ederim, yol üzerinde Tuz Gölü’ne uğrayıp üzerinde yürüyebilir bol bol fotoğraf çekimi yapabilirsiniz . Ama yol çok uzak derseniz Nevşehir’e uçak ile gidip orada araç kiralayabilirsiniz. Kapadokya seyahatiniz boyunca araç ile gezip yine dönüşte aracı Nevşehir havalimanına teslim edebilirsiniz.

Her mevsimin tadı, manzarası, keyfi başka;

Kışın, hava çok ayaz ve kuru oluyor çok özgürce gezemeyebilir, balona binemeyebilir hatta soğuktan otelden çıkmak istemeyebilirsiniz. Eğer daha önce gidip gezdiyseniz karlar altında da görmenizi tavsiye ederim karlar altında her yer bembeyazken gün doğumunu izlemek çok keyifli.

Sonbahar’da yağmura yakalanabilirsiniz. Kapadokya’da gezilecek herşey açık havada olduğu için yine sizin gezinizi etkileyebilir, şemsiyeler ve yağmurluklar sizin görüş açısınızı kısıtlar.

Yazları çok bunaltıcı bir sıcak olmuyor ama yinede dağ tepe tırmanmakta sizi zorlayacak bir sıcak oluyor.Eğer doya doya gezerim, heryere tırmanırım diyorsanız sıcak size engel olabilir.

İlkbahar en keyifli zamanı, hava ne soğuk ne sıcak,kar yok yağmur yok  özgürce gezebilirsiniz. Günlerde uzamış olduğundan zamanınızı daha verimli kullanabilirsiniz.

Kapadokya’da Ne Yenir?



Kapadokya’ye gitmişken Evranos'ta testi kebabı ve Asmalı Konak'ta Kayseri Mantısı , Kızılırmak kenarında güveçte Alabalık 



Ve tabiki ZİGGY’de romantik bir akşam yemeyi yemenizi şiddetle tavsiye ederim.Ambiansı, yemekleri, özellikle meze ve müzikleri şahane.

Ancak, özellikle tatil zamanları yer bulmak zor olabiliyor hepsi için önceden rezervasyon yaptırmanızı tavsiye ederim.

Kapadokya’da Nerede Kalınır?




Eğer tur ile gidecekseniz, sabah erkenden çıkıp akşam yemeğine kadar dışarıda oluyorsunuz akşam yemeğinden sonra çıkıp dolaşırım diyorsanız merkezi bir otel seçmeniz daha iyi olacaktır.

Eğer kendiniz gidiyorsanız, mutlaka bir Cave Hotel (Mağara otel) seçmenizi öneririm.



.Bir mağara da uyumak ve uyanmak gerçekten çok farklı bir deneyim . Gün doğumunu izlemek istiyorsanız ve fotoğraf tutkunuz var ise Rox Kapadokya tam size göre. Ama eğer 12 yaş altında çocuğunuz yoksa kesinlikle Museum Hotel’de kalmasınız.








 Odaları, kahvaltısı, ikramları, karşılamaları ve Güzel Atlar diyarına karşı sıcacık havuzda yüzme keyfi bence hiçbir otelde yok.

Kapadokya’da Ne Yapılır?

Sabah 04:30 gibi uyanıp, gün doğarken balona binip tüm güzelliği tepeden izleyebilirsiniz.






Kızılçukur Vadisi’n de sıcak şarap eşliğinde gün batımını izleyebilirsiniz.



Akşam yemeğinden sonra , Türk gecesine gidebilirsiniz.


Çanak çömlek atöylerinde, çömlek yapımını deneyimleyebilir kendinize çömlek alabilirsiniz.

Halı atölyelerini gezip, el emeği halılardan satın alabilirsiniz.

Doğal Onyx Taş mağazalarını gezip, kolye, küpe, aksesuar, tesbih satın alabilirsiniz.

Yeraltı şehirlerini gezebilirsiniz.




Açık Hava Müzelerini gezebilirsiniz.






Uçhisar kalesine çıkıp, Nevşehir’i kuş bakışı izleyebilirsiniz.

Turasan şarap fabrikasına gidip, şarap yapını hakkında bilgi edinebilir, envayi çeşit şaraplarsan tadımlayabilir ve kendinize şarap satın alabilirsiniz.

 


Kapadokya çok farklı bir deneyim, gitmeden önce ufakta olsa bilgi edinip, bilerek gitmenizi tavsiye ederim.Her gittğinizde büyülenip bir daha bir daha gitmek isteyebilirisniz.


Sevgiler

Nermin Merve Bozdoğan 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder