5 Nisan 2016 Salı

Lal ve Can'ın Doğumgünü Gezisi Abant


10 Mart 2015 doğumlu ikizlerimizin doğumgünlerini erteleyince kutlamak için çocukları tatile götürdük. Eşimin işleri nedeniyle sadece 3 gün ayırabileceğimiz için  Abant’ta gitmeye karar verdik.

Mart’ın ilk haftası, sömestre tatili sonrası oteller boştur diye düşünürken Abant’taki bütün oteller doluydu. Mesafe olarak Abant’a 15 dakika mesafede Bolu Koru Otel’de yer bulunca hemen rezervasyonumuzu yaptırdık.

Perşembe akşamından tüm hazırlıklarımız tamamlanmış, eşyalar arabaya yerleşmişti.Sabah sadece çocuların kahvaltılarını yaptırıp spor kıyafetlerimizi giyip yola çıktık. Saat 08:00 ‘de arabamıza kurulmuş yolculuğa hazırdık.

 Bu aynı zamanda  ikizler arkada ben önde ilk seyahatimiz olacaktı biraz tedirgindim önce ama sabah erken uyandıkları için  otobana çıkar çıkmaz uyudular.

Bizde bayağı bir zamandan sonra sık sık yaptığımız uzun yolculuk keyfini sürdük aşkla fonda 90’lar 80 ‘ler . Adapazarına kadar uyudular güzelce geri kalan yolu da meyve yiyerek ve şımarıklıklarla bitirip 11:00  gibi otelimize vardık.

Abant’ta otel bulamadığımız için başta üzülsemde iyiki bu otele gelmişiz dedim odaya girer girmez.



Çünkü  bize verilen oda öyle ferah ve öyle güzeldi ki çocuklar oda da hiç sıkılmayıp gönüllerince dolaşıp enerjilerini attılar.



Yaklaşık 1 saat kadar odada biraz biz  istirahat ettikten ikizlerde kudurduktan sonra Abant Gölüne doğru yola çıktık. 
Biraz tur atıp sonra öğle yemeğini planlıyorduk ama ikizler yolda uyuyunca yemek önceliğini kendimize aldık ve Abant yolu üzerindeki Şömine’de durup kendimize ziyafet çektik.Nerdeyse bir yıldır başbaşa böyle keyifle ve böyle sakin bir yemek yememiştik.



Bol oksijen,kuş sesleri ve güneş eşliğinde ne bizim yemek keyfimize ne de ikizlerin uyku keyiflerine diyecek yoktu.Mutlaka uğrayın derim öyle bir havada o lezzetler kaçmaz.

Yemeğimizi yedikten sonra göle doğru yola çıktık,ilk defa karsız görüyorduk Abant’ı bu halide hiç fena değil hatta mükemmeldi.

Önce bir tur attık sonra Göl Cafe’de çocukların karnını doyuruduk.Sıra eğlenmeye geldi.Henüz paytak paytak yürüyen ikizlerle hafif yamaç çimenliklerde doya doya yuvarlandık.

Hava soğumaya başlayınca da otelimize geri döndük.Günün yorgunluğuyla akşam yemek yer yemez uyudu miniklerim.

Ertesi sabah güneşli bir güne uyandık,erkenden kahvaltımızı yapıp bahçeye attık kendimizi.






Babalarıyla doya doya oynadılar parkta,bende bu muhteşem anı bol bol ölümsüzlestirdim.


Biraz salıncak biraz koşup gülmeceden sonra daha sakin bir gün için odaya gidip istirahat ettik.
Öğlen yemeğimizden önce  otelimizin yürüyüş parkurunda dolaşırken ikizler kuş seslerine fazla kayıtsız kalamayıp biraz kestirdiler.

Ve güzel bir yemek ziyafeti sonrası  oyun parkında eğlenmeye ayırdık o günü.





Madem ikizlerin doğumgünüydü o zaman eğlenen onlar olmalıydı ve nitekimde öyle oldu harika bir tatili daha keyifle tamamlamış olduk...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder