14 Ekim 2024 Pazartesi

DEĞİŞİMEK ZORDUR AMA İMKANSIZ DEĞİLDİR

 

Kendimize sorduğumuz ‘’Kendimden veya hayatımdan memnun muyum?’’ sorusuna ‘’Aslında şöyle olsa… ‘’ diye başlayan cevap cümlelerimiz var ise , bir şeylerin değişmesini istiyoruz ve bunun için  harekete geçmenin tamda zamanı demektir.

Değişim deyince hepimiz bir korkarız, kolay değildir çünkü değişmek. Hele yıların verdiği bir alışkanlıksa değiştirmek istediğimiz şey çok daha zordur.

Zordur, ama imkansız değildir.

Değişim zaman alır, alışkanlıklarından vazgeçmek ve yeni alışkanlıklar edinmek gerekir. Bu da öyle paldır küldür ‘Ben değişeceğim’ diyerek bir anda yapılacak bir şey değildir.

Önce ne istediğimizi çok net bilmemiz gerekir, neyi nasıl yapmak istediğimizi ve asıl soru neden yapamadığımızı?

Aslında işin asıl püf noktası bize neyin engel olduğunu fark edip onu değiştirebilmek ya da tamamen hayatımızdan çıkarabilmektir.

Bir önceki yazımda ,kendimden memnun olmadığımı söylemiştim, bunu fark ettiğim an kendimi sorguladım;

Eskiden enerji dolu, bakımlı, sosyal, okuyan, yazan , videolar fotoğraflar çeken ve düzenli içerik üreten biriyken şimdi hiç birinden eser kalmadı. Hiçbirine ayıracak zaman bulamıyorum, odaklanıp kitap okuyamıyorum, çekim yapmak istemiyorum, bloga yazı yazamıyorum, bu halimden çok rahatsızım ve değiştirmek istiyorum.

‘’ Peki neden böyleyim ben? ‘’ diye düşünürken, bana engel olan şeyleri fark ettim.

Benim değişmek için yapmam gereken şey belli, zamanımı daha iyi yönetmeliyim, kendime daha çok zaman ayırmalıyım ve  çalışmak için bir düzen oturtmalıyım. Bunun için bazı kötü alışkanlıklarımın yerine bana faydası olan alışkanlıklar edinmeliyim.

Haydi sizde bir düşünün bakalım değişim için ne yapmalısınız?

8 Ekim 2024 Salı

GERÇEKTEN OLMAK İSTEDİĞİNİZ KİŞİ OLDUĞUNUZA EMİN MİSİNİZ?


Bazen, istediğimiz şeyleri yapmadığımızı fark ederiz.

Olmak istediğimiz kişi değilizdir aslında, zamanımızı bize faydası olmayan işlere  harcadığımızı, beğendiğimiz kazaklarımızı hiç giymediğimizi,  sevdiğimiz şeylere zaman ayırmadığımızı, kendimize hiç bakmadığımızı, kitap okumadığımızı, arkadaşlarımızla görüşecek zamanımızın olmadığını, hiç fotoğraf çektirmediğimizi, zamanın bize yetmediğini düşünürüz.

Zaman hızla akıp giderken aslında yaşamak  istediğimiz hayatın bu olmadığını ve aslında olmak istediğimiz kişi de olmadığımızı düşünürüz.

Eğer böyle düşündüğümüz anlar varsa , değişime ihtiyacımız var demektir.

Mesela ben çok sık düşünüyorum değişmek istediğimi. Çünkü ben aslında olmak istediğim kişi ya da gerçekte olduğum kişi değilim. Özellikle son zamanlarda.

İstanbul’dayken nasıl sosyal ve aktif bir blogger’ dım . Ne çok kitap okurdum, aktif yazarlığım vardı, İnfluencerlık ’tan para kazanırdım. Giyinir , süslenir çekimler yapar, etkinliklere katılır, kameralar önünde olmaktan büyük keyif alırdım.

Peki ya şimdi?

Şimdi ne yapıyorum?

Şimdiki halimden memnun muyum?

Neden bir 15 dakika kitap okumaya vaktim yok?

Arkadaşlarım çağırdığında neden gitmiyorum?

Neden eskisi gibi link vermiyorum, para kazanmak için çalışmıyorum ?

Kazaklarımı neden giymiyorum mesela?

Blog'a yazacak neden hiç yeni bir şey öğrenmiyorum?

Bu muyum ben ? Olmak istediği kişi bu mu?

Değilim, gerçekten olmak istediğim kişi değilim...

Peki ya siz ?

Gerçekten olmak istediğiniz kişi misiniz? 

2 Ekim 2024 Çarşamba

ALIŞKANLIKLARINIZIN KİMLİĞİNİZİ DEĞİŞTİREBİLDİĞİNİ BİLİYOR MUYDUNUZ ?

 JAMES CLEAR  ‘’Kimliğiniz, alışkanlıklarınızdan doğar ‘’derken bence hayatımızın alışkanlıklarımızla  şekillendiğinden , devamlı yaptığımız şeylerin bize yeni kimlikler kazandırdığından bahsediyor.

Doğduğumuzda  hiçbirimizin düzenli olmak, cimri olmak, nazik olmak, yazar olmak , güne erken başlayan biri olmak, alkolik biri olmak gibi gibi düşünceleri yoktu değil mi?

Mesela Ben,  enteresan ama okumayı ve yazmayı hiç sevmeyen bir sözelci idim. Hatta okuduğum tek şey belki de her ay düzenli aldığım Atlas Dergileri idi.

Taki hamile kalıp, hiç deneyimlemediğim ve hiçbir fikir sahibi olmadığım bir durumla baş başa kalana kadar. Etrafımdaki herkes tecrübelerini anlatıyor, fikir , tavsiye, akıl veriyordu ama bana yetmiyordu, ben en doğru bilgiyi istiyordum.

Başladım bütün hamilelik kitaplarını alıp okumaya bir yandan da ne kadar anne bebek blogu varsa onları okuyorum. Hepsinde neredeyse aynı bilgiler yazıyorken, her biri bana farklı fikir olur diye hiç sıkılmadan bulduğum her kitabı alıp okuyor kendime notlar alıyordum.

Bir gün yine not alırken dedim ki kendi kendime ;

‘’Ben neden bir blog açıp , aldığım notları paylaşmıyorum , neden tecrübelerimi yazmıyorum ? ’’

Ve eşimin desteğiyle bir blog açıp , yazmaya başladım. Blog'u aktif tutmaya çalışırken, bir yandan da  durmadan okumaya devam ettiğimi fark ettim.

Artık okumak ve yazmak bir alışkanlık haline gelmişti.

Derken , bir baktım ki ben sıkı bir BLOG YAZARI olmuşum. Yazdıkça kendime güvenim arttı, yazdıkça  öğrenme isteğim arttı daha çok okur yazar oldum. Bazı sosyal medya sayfalarında yazmaya başladım önce sonra bazı gazete köşelerinde, arada  seyahat sitelerinde ve sonunda kendi kitabımın yazarı oldum. Üstelik yazar olmak gibi bir hayalim, hedefim ve planım yokken.

Yazmaya adım adım başladım, zamanla bir alışkanlığa dönüştü ve sonunda bana YAZAR kimliğini kazandırdı. Ve bu kimliğim, James Clear ‘ın dediği gibi alışkanlıklarım sonucunda ortaya çıktı.

Hayatımızdaki alışkanlıklarımız bizim kişiliğimizi oluşturuyor derken aslında şunu söylüyor;

Alkolü düzenli olarak kullanırsanız alkolik olursunuz, her gün  yatağınızı toplayıp, kıyafetlerinizi katlayarak güne başlarsanız düzenli biri olursunuz,  her gün antreman yaparsanız atletik bir vücuda sahip olursunuz, her gün kitap okursanız okur, her gün yazarsanız sonunda YAZAR olursunuz…