‘’01 Eylül Dünya Barış Günü ‘’
Denince aklıma önce dargın veya kırgın olduğum insanlar
geliyor. Sonra şu Hadis-I Şerif
’’Sana darılana git, barış! Zulüm yapanı affet. Kötülük yapana iyilik et! ’’
At bir mesaj diyorum kendi kendime, hani eskiden böyle özel
günlerin sana bir işaret olduğuna inanırdın ya, al sana işaret sevdiğin ama
dargın olduğun , hayatında önemli bir yeri olan ama hayatında olmayan kim varsa
yaz al gönlünü. Ölümlü dünya değermi hiç küs kalmaya, hayat herkesi yoruyor, bile
isteye kırarmı kimse seni? Git konuş vardır bir sebepleri.
Büyüklük sende kalsın, al gönüllerini, uzat elini , barış tüm sevdiklerinle…
Ne yazıkki artık bu iç sesim bana hiç umut vaadetmiyor.Çünkü
düşünüyorum da;
Dargın ve kırgın olduğum kimler var?
Beni kıranlar hep en
sevdiklerim, en güvendiklerim, en yakınlarım oldu
Neden bu haldeyiz?
Hiçbirinde kıran, kullanan, üzen
ben değilim vicdanım çok rahat.
Nasıl davrandım bunca zaman?
Hep çok inandım, çok sevdim,
çok değer verdim. Kötülüğü unuttum, iyiliğe bin misli döndüm.
Kırdıysam sordu mu neden diye?
Bende insanım hatalarım
elbette var, dedim ya hayat zor farkında olmadan kırmış olabilirim birilerini
ama kendi kendilerine birşeye alınıp darılıp sormadan küsmüşlerse yapacak
birşey yok, demekki ‘’Ya neden böyle yaptın bak üzüldüm’’ demek , onca iyi
niyetimi görmek yerine bir açığımı yakalayıp, küsmeyi tercih etmişler onlarda
başım üstüne. Hatta onlara teşekkür bile
ederim…
Kırgın olup
görüşmediğim kim varsa, ben nasıl davranmışım o sana nasıl yaklaşmış?
Kırgın olduğum herkese el uzatmışımdır,
hatalı da olsam haklı da olsam, dayanamam küslüğe içim içimi yer dedim ya çok severim, hep ‘’Gel unutalım,
hayat kısa , ne güzeldi bak değermi gel barışalım’’ demişimdir. Hep bir
savunma, hep ama bu böyle bu şöyle hiç gönlünce barışı seçen görmedim.
Sende sütten çıkma ak
kaşık değilsin tabiki, varsa hatan gönlünü alıp elini uzattın mı?
Benimde kırdıklarım, var
elbet ama hepsine el uzatıp almışımdır gönüllerini.
Ben ki; haklı olsam bile küs kalmaya dayanamayıp adım atan, gel unutalım diyen
ben. Bugün bu Dünya Barış Günün’de diyorumki,
‘’Gönlün rahatsa,
vicdanın rahatsa bırak seni üzenleri düşünme, kurtul onlardan . Sen sevdiysen,
değer verdiysen buna rağmen kırıp üzülüyorsan üzülme. Seven, güvenen, inanan
kalpler sevilmeyi hakeder , onlar kayıp değil kalbini haketmeyenlerdir…